Hayatın monoton düzeni içinde sürekli tekrarlayan şeylere rağmen, zihni dinç tutmanın ve başarılı bir yaşam sürmenin kilit noktası hayal kurmaktır. Bunu biz değil bilim söylüyor.
Kendimizi bedensel olarak işlerimize ve sabahları erken kalkıp onlarca şeye koşturmaya mahkum hissedebiliriz. Gerçekler acı olabilirler, ancak ciddi konsantrasyon eksiklikleri hayat kalitenizi baltalayan büyük bir engeldir. Nitekim ABD’de bulunan Georgia Teknoloji Enstitüsü’nden gelen bir araştırmanın sonuçları, hayal kurmanın tüm engelleri ortadan kaldırdığını ve hayal kuran kişilerin daha akıllı olabildiklerini gösteriyor.
Araştırma aynı zamanda belirli bir düzen içerisine hapsolma hissinin insan beynini köşeye sıkıştırdığını ortaya koyuyor. Araştırmanın baş yazarı ve psikoloji profesörü Eric Schumacher, “Etkili beyne sahip insanlar, akıllarını farklı diyarlarda gezdirdikleri için daha fazla bilişsel düşünce kapasitesine sahip olabiliyor” açıklamasında bulundu.
Çalışma kapsamında 100 gönüllü insanın beyin aktiviteleri MR cihazları yardımıyla takip edildi. Taramalar yapılırken araştırma ekibi, her bir kişinin tek ve oldukça sıkıcı bir konuyu düşünerek bir noktaya odaklanmalarını istedi. Kaçınılmaz olarak kişilerin akılları karışmaya başladı ve gözleri bir noktaya kilitlenmiş olsalar da, düşünsel anlamda yeni şeyleri keşfetme kabiliyetine sahiptiler.
Bu kişilerden alınan beyin aktivitesi raporları tek tek incelendi ve verilerle bir model oluşturuldu. Deney esnasında hayal kuran kişilerin beyin raporları, diğer beyin faaliyetleri ile doğrudan ilişkiliydi. Bilim insanları daha sonra katılımcılara bir anket hazırlayıp sundu. Bunun amacı, gündelik yaşam içerisinde kişilerin ne kadar sıklıkla hayal kurduklarını anlamaktı.
Sonuçlar, hayal kırıklığına uğrayan kişilerin hayal kurma eğilimin azaldığını kanıtlar nitelikteydi. Güçlü fikre sahip insanların ise hayal kurma alışkanlıklarıyla bağlantılı oldukları ispatlandı. Araştırmacılar, yıllardır devam eden tartışmalara yeni bir bakış açısıyla yaklaştılar: Daha etkili ve akıllı beyinlere sahip insanlar, hayal kurmaya daha yatkınlar. Buna neden olan şey ise beynin hayal kurmak için rastgele düşüncelere ayırdığı güce sahip olması. Başka bir deyişle hayal kuran kişilerin, daha güçlü beyinlere sahip olduğu anlaşılıyor.
Schumacher açıklamalarına şöyle devam etti: “İnsanlar yapı olarak kötü şeyler düşünme eğilimindelerdir. Ancak akıllı olanlar bu düşüncelerde dolaşmamaya dikkat ederler. Verilerimiz, bu savımızı destekleyen sonuçlar ortaya koyuyor. Bazı insanlar kesinlikle daha verimli beyne sahipler ya da bunu kullanmayı biliyorlar.”
Hayal kurmak, endişeleri ve gündelik sıkıntıları terk etmemizi sağlıyor. Hayatınızın kaliteli olarak devam etmesini istiyorsanız, hayal kurmaktan vazgeçmeyin.
Kaynak:webtekno.com