Zaman ve mekan evreninde varlık, İlk Kaynak tarafından keşfetme, çoğalma, gelişme ve yaratımların ileri uç bölgelerini Kaynak Zeka ile kuşatmak ile görevlendirilmiş gelişen bir kaşif partikülü olarak görülür. Varlık, zamansız ve mekansız boyutlarda --doğal ortamında -- görüldüğü zaman, İlk Kaynak’ın bireyselleştirilmiş ölümsüz yüzü olarak belirir, ancak üç boyutlu genetik yoğunluk çevresinde görüldüğünde, türün geçici bir yüzü olarak belirir.
Tür -- bu örnekte, insan türü -- zaman içinde, metafiziksel ve bilimsel kuruluşlarının oluşumunda gelişmekte olan bir ırka rehberlik eden ata ırk olarak tekamül etmektedir. Yeni bir türün kültür kurucuları olur. Bir türün tekamülü, çokluevreni keşfetmeye uygun birleşik genetik model olarak Merkez Evrenden orijinal hali ile çıkışından, biyolojik çeşitlilik içindeki parçalanmış bir türe, kültür ve teknoloji ile tekrar-birleşmesine, fiziksel olmayan birleşmiş Genetik Zihin olarak yükselişine, bu Genetik Zihnin uygulamalarını kozmosun en uç noktalarına erişip keşfetmek için kullanmaya ve gelişmekte olan bir türe yol göstermeye, ve bu Genetik Zihnin ata ırkın Genetik Zihni ile birleşmesine kadar uzanır.
Bilim adamlarınız, türün evrimini, zaman ve uzayın engin ormanındaki bir kıymığa denk gelecek bir oranda tanımlamışlardır. İnsan türünün zaman ve uzay “ormanındaki” evrimi, aşırı derecede yoğun bir süreçtir ve sayısız gelişim seviyelerinden meydana gelmektedir; bu da nihayetinde türün Genetik Zihninin İlk Kaynak ile uyumlu bir şekilde harmanlanmasına olanak verir.
Bu süreci ateşleyen ise, varlığın yaratım dünyalarını keşfetmeye ve nihayetinde genç bir türü gerçek bilgeliğe doğru yönlendirecek gerekli bilgi ve şefkati kazanmaya karşı duyduğu -genetik olarak vakfedilmiş- dürtüdür. Bu sürecin neden bu kadar yanlış adımlar ve yollar ile dolambaçlı ve gergin bir hal aldığını merak edebilirsiniz. Size bu sürecin hiç de göründüğü gibi olmadığını söylüyoruz. Yeryüzündeki türünüz ile çalışmakta olan ata ırkın Genetik Zihni, hayal edebileceğinizden çok daha kapsamlı ve esaslı bir zaman çerçevesinde işlev görmektedir.
Geleceğinize açılan kapı, bu mavi kopyanın tamamlanması ile olacaktır, ve bu mavi kopya, türünüzün derinlerinde şifrelenmiştir. Köklerinizde, ölümsüz psişik bir ifade ya da zihinsel eko değilsiniz, aksine, İlk Kaynak’ın, Kaynak Zekanın ve bağımsız varlığın hatasız üçlemesisiniz, enerjinin daimi dansı ile çakışmaktasınız. Zihniniz, gerçek doğanızın bütünlüğünü ve varlığınızın derinliğini kavramalıdır, yoksa düşük benliğinizin psişik ifadesine ve zihinsel ekonuza yenik düşeceksiniz.
Size öğretildiği gibi, düşük benliğinize inanırsanız, özü değil de gölgeyi besleyen besine erişeceksiniz. Tasarımınızın özü, geniş benlik-resminizin kavramlarını oluşturan sözcükler ile uyandırılır. Ve bu sözcükler, genellikle dile gelmez, görülür, hissedilir ve duyulur. Sizi, eşitlik tonuna ve bütünlük algısına götürür. Bu sözcüklerin, sizi, canlılık ve hareket getiren nazik dalgalar misali, yıkamasına izin verin. Bu dalga sizi yeni kıyılara sürükleyecektir, ve işte orada gerçek doğanızı ve amacınızı ortaya çıkarmaya başlayacaksınız.
Keşif mavi kopyası, tasarımınızın genetik alt katmanıdır, ve “düşük” adı verilen yaşam formları türünüzün “dallarıdır”. Onlar olmadan, varolamazsınız. İnsan türünden bahsettiğimiz zaman aslında kompozit bir yaşam formundan bahsediyoruz. Sizi bitki ve hayvan alemlerinden ayrı tutamayız. Hepsini tek bir bileşik tür olarak görüyoruz. Bir türü milyarlarca alt-türlere bölmeyi seçen bilim adamlarınızdır çünkü bütünlük sınıflandırılamaz ve analiz edilemez.
Zihin araçları türünüzün gerçek doğasını örtbas etmektedir. Eşitlik frekansı ile gözlem yaptığınızda öncelikle kalbinizde ve zihninizde yaptığınızda, bir tek bu örtüyü kaldırabilir ve türünüzü bir hakim organizma halinde organize eden bağlantıları hissedebilirsiniz. İlk Kaynak ile birbiri üstüne öyle mükemmelce örtüşen ve sadece tek gibi görünen iki halka misali mükemmel uyum içinde olan bu organizmadır. Kendisinin sayısız parçalarını üretmek ve bir hakim organizma olarak her birini, hükümranlığını da sürdürmesine izin vererek, birleşmeye yönlendirmek İlk Kaynak’ın doğasıdır. Bu sevginin kusursuz ihsanıdır.
İlk Kaynak aramakla bulunamayacağı gibi, içinizdeki hükümran / bağımsız varlığın yönlendirici dürtülerine itimat ederseniz, adım adım, yaşam yaşam, bir evrenden diğerine, bir çağdan diğerine, nihayetinde Yaratıcınızın gözlerine bakıp bir olduğunuzu fark edene kadar dosdoğru yönlendirileceksiniz. Ve bu fark ediş ile, ortaya çıktığınız türün de bir olduğunu anlayacaksınız. Birin parçaları, sonu öngörülemeyen ve başlangıcı zaman ile ölçülemeyen keşif mavi kopyası yoluyla birbirine yapışır.