Kelime anlamında Maji´nin Türkçe karşılığı yoktur; en yakın yaklaşım sihir olarak bir ihtimal düşünülebilir; büyü sözcüğü ise genel anlamda Maji´nin karşılığı sanılır ama sadece lügat karşılığıdır. Demek ki, Maji´ye Türkçe karşılık bulamıyoruz ama kavram olarak açıklayabilir ve anlamlandırabiliriz. Maji sözcüğü, Grekçe´dir; Magein; Megas büyük bilim anlamındadır veya en büyük yada ana bilim anlama gelir. Maji Paleolitik çağlardan beri vardır, Fransa´da Aurigignac´da, cenup Afrika´da Buşmenler´de Majikal ayinlerin izleri bulunmuştur. Atlantis, Mu inançları dışında, bilinen tarihte Eski Mısır´da Maji çok geniş şekilde kullanılmıştır. Özellikle de Mısır Panteonu´daki tanrılara çok dikkat etmek gerekir; tümü belli majikal güçleri simgelemektedirler. Yine tüm Mezopotamya uygarlıklarında, Aztek, Maya ve İnkalar´da Majikal yaptırımlar çok geniş ve çeşitlidir. Majinin gücünden korkan ve insanın yeterince bilgilenmesini istemeyen Hristiyan Kilisesi, MS 364 Laodicea Konsülü´nde Maji´yi, matematiği ve Astroloji´yi yasaklamıştı. 525´de Oxia´da, 721´de Roma´da alınan kararlarla Maji Sanatı´nı bilmek ve kullanmak hakkı yalnız belli bir rahip derslikına verildi. Ama sonra, bu hak yanlış yola sapacak ve insanoğluı yakan sapık bir inancın şu demek oluyor ki engizisyonun temeli olacaktır. Budizm´in tüm kolları majikal deneylerle doludur, Zen Budizm insanın sıradanlığını, kontr tepki olarak ele alır; Yoga her türünde Majikal terbiye enerji birikimini düzenler; Akapünktür bedendeki sağlıklı enerji akımını öğretir; şamanlar geçmişin en güçlü Majisyenleriydiler; Heraklit, Platon, Demosten, Pliny, Pisagor, Agrippina, Marcus Aurelius, Jül Sezar, Bruno, Paracelsus, Nostradamus, Lüther, Calvin, İ bni Sina, İ bni Rüşd, İbni Hud, Cübeyr, İbni Semah, Muhiddin Arabi, Mevlana Rumi, Hallac, Yunus Emre, Casanova, Don Juan, Meyer, Pascal ve daha sayısız isim Majisyen olarak tanımlanabilirler. Onların yaşamlarını okumak okuyucuya daha iyi data verecektir.
Maji´nin temelinde sır var…
Majikal Gizem yada Güç, akıllı varlıklar içinde farklı boyutlarda, psiko-fizyolojik olarak bir birlikteliğin sağlanması anlama gelir, birlikteliğin amacı karşılıklıdır. Maddenin açıklanamayan bir boyutunu varsayarak, düzgüsel sınırların haricinde algılanması ihtiyaç duyulan bir yer olarak düşünün ama bu algı nasıl elde edilecektir? Bunun için operatif bir çalışma bilinci ve bilinçdışı uygulamalar gerekir. Fakat herşeyden önce Maji´nin temel sözcüğünü anlamamız ve öğrenmemiz gerekir; bunun adı ise “sır” dır, “sır” ön anlamda, bilginin, öğrenilenin kasıtlı olarak tahdit edilmesi, kısıtlanması ve de bir sistem ve özel bir ekip içinde olabildiğince saf ve naturel halinde korunmasıdır. Birazcık daha iyi anlamaya çalışalım; saflık oluşumun ilk koşullarının aynen kalması anlama gelir; kısaca bir bebek ruhunun ilk anı gibi veya suyun doğadaki saflığı şeklinde düşünülmelidir. Saflık çok önemlidir ve “sır”ın da giriş kapısıdır, Maji gezegenine buradan gidilebilir fakat saflık veya tek bir amaca nötr olarak egemen olmak bu yolu açacaktır; işte büyük mistiklerin, ustaların ve büyücülerin geçtikleri yol budur. Saflık için, temel disiplin Maji öğretisine sadık kalmak ve asla içsel öğretilere bağlanmamaktır fakat onların da tam olarak bilinmesi elzemdir.
Yaşamı sürdürmenin ve hissetmenin gerekliliği…
Dozu ne olursa olsun, Maji etkisi Kozmos´un partikül enerjisinin bir türü, bir frekansı, bir titreşimidir, Maji´de KAT isminde olan bilinç alanlarında bu enerjiyle buluşulduğu takdirde iş bir tek kullanmaya kalır, bu da öğretinin sonucuyla mümkün olacaktır. Eğer öteki bilinçli şuurlarla söz mevzusu bilinç alanında imajinatif olarak buluşulursa çeşitli etkiler yapılabilir, buradan da büyü tesiri anlaşılabilir. Fakat eğer inançlardan ve içsel temayüllerden etkilenilmişse, cennetler, cehennemler, araflar, spatyomlar (Ruhlar Alemi) imaj olarak oluşacak ve gerçekleşecektir. Öyleyse, Maji Gücü´nün düzeyini doğrusu bilinç alanındaki varlığını tam olarak tanıyabilir ve hissedebilirsek, öteki bilgili şuur yada varlıkları o alanın içinde sınıflandırmamız mümkün olabilir; bu tanımlama dünyasal değerlendirmeden çok değişikdır. İşte burada, hangi yoldan giderseniz gidin, eğer objektif kalabildiyseniz ana temayı buldunuz anlamına gelir. Maji enerjisini idraklamanın ötesinde, yönlendirme aşamasına ulaştığınızda Majikal etkiyi madde dünyasında psikolojik veya fizyolojik olarak kullanabilirsiniz. Bunu yapmak için çok çalışma kısaca antreman gerekir; KAT´ın şu demek oluyor ki imajine edilen bilinç alanının çok sık ziyaret edilmesi önemlidir asla birkaç gözlem yada kitap okumayla, kulakdan dolma bilgilerle bir sonuca ulaşılamaz aksine daha aptalcası zanlar adım atar; fert birşeyler meydana getirdiğinı doğrusu enerjiyi kullandığını sanır ve eninde sonucunda saçmalar. Majikal gerçek dışı çok çabuk ortaya çıkar ve kimi zaman de gerçek Majisyenler tarafından cezalandırılır. Özetle büyük güç ve deneylere bayağı sözlerle ulaşılamaz, gezip görmeden, bizzat yaşamadan, hissetmeden cenup Kutbu anlaşılması imkansız ve tanımlanamaz. Bilinç kendi realitesi oranında yaşayarak öğrenmelidir; fakat önce kabiliyet ve çalışma olmalıdır.
Majinin hüzünlü kişilikleri…
Biraz daha zorlayalım ve ilerlemeye çalışalım; geçmişin büyük Maji Ustaları, Maji Gücü´nü tanımlamak için simgesel hüzünlü kişilendirmeler yapmışlardır. Hatta bunun için, geçmişteki dünyadışı ilişkilerin izleri, uzak bilinmeyen geçmişin efsanevi kişiliklerini kullanan Maji Ustaları vardır. Türev ve etki yönlerinden tanrılar, tanrıçalar, azizler, mitolojik kahramanlar, şeytani ve ruhsal kişilikler gerçekte Maji alanında gücün çeşitli etkilerini simgelerler. Sümer Tanrısı Pazuzu´nun negatif etkiyi, Artemis´in doğanın enerjisini, Afrodit´in aşk tesirini, Ra´nın güneş enerjisini simgelemeleri birer örnektir; Maji Gücü´nü şekillendirmek, yoğurmak Majisyenin kişiliğine, temayülüne, amacına bağlıdır ama eğer Majisyen etkisiz olma düzeyine erişmişse etki çok daha fazla olacaktır. Hüzünlü enerji kişilendirmelerinin şu demek oluyor ki simgelerin doğaları, etkileri sınırı olandır; mitolojik bir tanrının yada tanrıçanın çaresiz kalması benzer biçimde yada bir azizin… Ve bu güç kişilikleri yani güç türleri birbirlerini olabildiğince etkilememeye çalışırlar ama çok gelişmiş ve usta bir yönetici güç, tümünü denetim edebilme ve karıştırma düzeyinde olabilir. Örneğin, Zeus, Zülkarneyn, Rama, Tao yada Hızır simgeleri yada adı bilinmeyen büyük maji ustaları şeklinde…
Ruhsal değerin aynası…
Peki, Maji Gücü ile ilişki kurmak için ihtiyaç duyulan sistem nedir, iyi mi elde edilir? Bunun için özel bir dil gerekir; bunu bir bilgisayar diline benzetebiliriz yani bir yazılım dili olmalıdır. Maji´de bu dile Simgeler Dili denir ama bu dil farklıdır; alfabemizi, trafik işaretlerini, sayılarımızı düşünün veya para sistemimizi; bunlar dünyasal bilincimizin tanımlama değerleridir; bizlere çevreyi tanımamız ve algılamamız için yol gösterirler. Majikal dil öğreniminin temelinde istisnasız tüm mistik öğreti bilgilerinin algılanması, kavranması ve takılmadan geçilmesi olmalıdır. Merak, öğrenme ve uygalama çıkardan ve iktidardan önce gelmelidir, arzulara Güç sayesinde aslına bakarsanız ulaşılacaktır. Maji´nin dili önce düşüncede öğrenilecektir ya da Krisnhamurti´nin söylediği gibi akıl düzeyinde anlaşılamaz, yolun başlangıcı ise imajinasyon ve konsantrasyon deneyleridir ve doğal gerçek bir ustanın öğretisiyle yola çıkılmalıdır fakat sonra kendi kanatlarınızla uçmak kaydıyla… Majikal etkinin çapı ve alanı, kişinin ruhsal kıymetini gösterir; her erişilen bilinç alanı ve kazanılan kıymet, KAT alanlarında kullanacağınız seyahat çekleri gibidir, her kazanılan güc düzeyi kişinin evrensel düzeyidir fakat yerinde ve gerektiği dozda kullanılmalıdır. Nasıl mı? Maji, adına ritüel denen bir özel seremoniye kısaca vakaya dayanır; ritüel determinizmaya doğrusu neden/sonuç ilişkisine bağlarımlıdır; işte Maji´nin çıkış ve uygulama noktası tam buradadır. O vakit sistemi gözden geçirebiliriz;
1. Önce Semboller Dili öğrenilir ve kullanılır;
2. Ritüelin kendisi ve nedeni bilinir;
3. Ihtiyaç duyulan Majikal Güç sağlanır ve tanışılır;
4. Öğretiler aracılığı ile Kozmolojik sistem algısı geliştirilir;
5. Bilinç sürekli koşullandırılır;
6. Duyular devamlı geliştirilip, hissediş arttırılır;
7. Amacın olumlu yada negatif olduğu kavranır;
8. Arada bir farkın bulunmadığı düzeyi fakatçlanır;
Maji´de hazıra konulmaz…
Bu dizi ilk bakışta. Birşey ifade etmez gibidir; hala ne yapılacağı belirsizdir; ortada sadece bir mühendisin anlayabildiği karmaşa bir makine vardır; mühendis olmayan birinin, karşısına ise anlaşılmaz bir sistem çıkar. Temel merak, gücün nasıl sağlanacağıdır aslen bu metod veya yöntem, dinsel dualardan, Ruhçular´ın spiritüel çalışmalarından, ruhsal şifa deneylerinden, sanat olaylarındaki ilhamdan yada yaratıcı çalışmalardan, büyü uygulamalarından, meditasyon yada benzeri bilinç eğitim öğretilerinden farklı değildir; zaten bunlar kısıtlı bilinç alanları oluşturmak için yapılan uygulamalardan başka birşey değildirler. Bir lamanın, hoca efendinin, rahibin, dua, meditasyon yada zikr kanalıyla yaptığı şey sistematik olarak kısıtlı bir majikal ritüeldir; şu demek oluyor ki Majikal Güç´le buluşma çabasıdır; lama, guru, rahip veya hoca bunu bir oranda başarır yada başaramaz fakat genel anlamda saflık düzeyine ulaşamamış olduğundan başardığını sanır; çevresinde bulunan hazırcı tembeller ise, onun herşeyine inanmaya hazır olduklarından bilinçüstü imajinasyonlara değil, madde dünyasında inandıkları ve nazır bekledikleri hayallere kapılarak zanlara düşerler; gerçek Maji´de hazırcılık yoktur; öğreten de, öğrenen de uygulayıcıdır…