Hoşgeldin, Ziyaretçi
Sitemizden yararlanabilmek için Kayıt olmalısınız.

Kullanıcı Adı/E-Posta:
  

Şifreniz:
  





Forumda Ara

(Gelişmiş Arama)

Forum İstatistikleri
» Toplam Üyeler: 3,070
» Son Üye: damon
» Toplam Konular: 2,834
» Toplam Yorumlar: 3,065

Detaylı İstatistikler

Kimler Çevrimiçi
Toplam: 1693 kullanıcı aktif
» 2 Kayıtlı
» 1691 Ziyaretçi
ceylaninreallife, tojumetana

Son Aktiviteler
Sürekli Aynı Sayıyı Görüy...
Forum: MELEK MESAJLARI
Son Yorum: Stannis
03-10-2024, Saat: 18:13
» Yorumlar: 0
» Okunma: 290
Bize ait olmayan sahte an...
Forum: Zihin
Son Yorum: cinsiyetsiztirmavi
29-08-2024, Saat: 01:28
» Yorumlar: 0
» Okunma: 297
RUHLARIN YAZDIRDIĞI SÖYLE...
Forum: ENTERESAN BİLGİLER
Son Yorum: Shfz
20-08-2024, Saat: 01:26
» Yorumlar: 1
» Okunma: 62,001
Nuh’un Gemisi’nin Çözülem...
Forum: TARİH
Son Yorum: Emka
21-02-2024, Saat: 21:57
» Yorumlar: 3
» Okunma: 8,107
DEMON İSİMLERİ LİSTESİ VE...
Forum: DEMONLAR
Son Yorum: Debriyaj_Balatasi
15-02-2024, Saat: 02:30
» Yorumlar: 1
» Okunma: 25,059
Trabzon'da ki Majisyenler
Forum: TRABZON SPİRİTÜELLERİ
Son Yorum: koavemaji
02-02-2024, Saat: 14:11
» Yorumlar: 0
» Okunma: 1,001
11:11'in Manevi Önemi ve ...
Forum: EVRENSEL ENERJİLER
Son Yorum: zeynepbuhan
10-11-2023, Saat: 18:49
» Yorumlar: 1
» Okunma: 6,136
Sürekli Şiddetli Baş Ağrı...
Forum: BİLGİ PAYLAŞIMI
Son Yorum: Gümüşkurt
25-09-2023, Saat: 19:23
» Yorumlar: 0
» Okunma: 1,516
%100 Etkili Şans İlmi Hav...
Forum: BÜYÜLER
Son Yorum: Gümüşkurt
18-09-2023, Saat: 23:51
» Yorumlar: 0
» Okunma: 1,281
Baş Melek Cebrail'in ismi...
Forum: Gabriel (Cebrail)
Son Yorum: Gümüşkurt
17-09-2023, Saat: 15:38
» Yorumlar: 0
» Okunma: 1,166

 
  Evren Nasıl Son Bulacak ?
Yazar: EvrimBilge - 13-05-2016, Saat: 10:48 - Forum: EVREN VE BİLİM - Yorum Yok







Evrenin nasıl yok olacağına dair ortaya atılan teorilere göre dört değişik şekilde evrenin son bulacağı söylenmektedir.

Bu konuyu yazdır

  Hindistanın Gizemli Halkı Sadular
Yazar: EvrimBilge - 12-05-2016, Saat: 20:23 - Forum: GİZEMLİ TOPLULUKLAR - Yorum Yok





Sadu veya Sadhu, kendini dünya nimetlerinden çekmiş ya da yoga yapan (yogi) kişiler için kullanılan bir terim olup bu kişiler hayatın ilk üç Hindu amacının peşinden koşmaya boş vermiştir: kama (eğlence), artha (pratik amaçlar) ve dharma (görev). Sadular sadece, meditasyon yoluyla moksha'ya (özgürlüğe) erişmeye ve tanrıyı düşünmeye adanmıştır. Sadular sıklıkla vazgeçişi sembolize eden okre renk kıyafetleri tercih ederler. Kadın olanlarına sadvi denir.
     
Theravada Budizm'e göre, bu terim kadim Pali dilinde, söylenen bir şeye katılmak amacıyla ya da Buddha'nın bir konuşması zikredildikten sonra kullanılmaktadır. "Çok güzel söylediniz, çok yerinde bir söz, katılıyoruz" manasında iki üç kere "Sadu! Sadu! Sadu!" diye tekrarlanır.
Sadular tüm maddi ve cinsel bağlarını bırakarak Hindistan'ının dört bir yanındaki inlerde, ormanlarda ve tapınaklarda yaşarlar. Hindistan'da yaklaşık 4-5 milyon sadu yaşamaktadır. Karma etkisinin ortadan yok olması için, kendilerine acı çektirmek amacıyla, zor pozisyonlar alarak o şekilde senelerce dururlar.              
    
Toplumu koruduklarına inanıldığından halkın çoğu onlara yiyecek getirmekte ve destek olmaktadır. Sadular asla sadaka kabul etmezler ancak kendisine sadu görüntüsü vermiş pek çok dilenci bu imajla para kazanmaktadır.

Bu konuyu yazdır

  Rüyalarınızı Kontrol Etmek İster Misiniz? Lucid Rüya
Yazar: EvrimBilge - 12-05-2016, Saat: 19:16 - Forum: LUCİD RÜYA - Yorumlar (1)

"Eğer hayatımızın üçte birini uyuyarak geçirmek zorundaysak, o halde neden rüyalarımızda da kendi irademizle yaşamayalım?"

Dr. Stephen LaBerge



Uykuya daldıktan sonra farklı uyku aşamaları arasında gidip geliyoruz. Bu durumun ana sebebi, beyin dalgalarımızda meydana gelen frekans değişimleri.

REM (hızlı göz hareketi) evresi esnasında, gözlerimiz göz kapaklarımızın altında ileri geri hareket eder. Bu hareketleri belirleyen etmen, gördüğümüz rüyada nereye baktığımızdır.

Uykuya daldıktan yaklaşık olarak 90 dakika sonra REM evresine geçiyoruz.

Yetişkin bir insanın uyuduğu saatlerin %20-25 kadarı REM aşamasında geçiyor.

ilim adamlarına göre, rüyalarını kontrol edebilen insanların en genel özellikleri:

yaratıcı problem odaklı ve sorumluluk sahibi olmalarıdır. 





world.jpg







Eğer bu özellikler sizde yoksa üzülmeyin çünkü bazı yöntemleri takip ederek herkes rüyalarını kontrol edebilir.



Yapmanız gereken en önemli şey: Rüyalarınızı hatırlayın.



Geçmişte gördüğünüz rüyaları hatırlamak, size rüyalarınızda sürekli olarak karşılaştığınız temaları keşfetme şansı verecektir. Örneğin bu iş için bir not defteri ayırabilirsiniz; uykudan uyandığınız anda o gün gördüğünüz rüyayı bu deftere yazın ve rüyanın ana temasını da mutlaka ekleyin. İlerleyen günlerde vakit buldukça rüyalarınızı okuyun ve onlarla olabildiğince aşina hale gelin.

Rüyalarınızın analizini yapın.

Birkaç hafta günlük şeklinde rüyalarınızı yazdıktan sonra, yazdıklarınızı gözden geçirin ve gördüğünüz rüyalar arasında bağlantılar kurmaya çalışın. Sürekli ortaya çıkan kişiler, gidilen yerler, karşılaşılan semboller veya sık sık rüyalarınızda deneyimlediğiniz eylemler gibi, tüm rüyalarınızın ortak noktalarını bulmaya çalışın.

Melatonin hormonunun rüya kontrolünde çok önemli bir payı olduğu bilinmekte. Bu hormon REM evresini tetikliyor ve rüyalarınızın daha canlı olmasını sağlıyor.

Gerçekliği kontrol edin.

Bir rüya belirtisiyle karşılaştığınız zaman bunun gerçek olup olmadığını kontrol edin. Örneğin sürekli rüyalarınızda gördüğünüz bir yüzü şu an görüyorsunuz. Bu bir rüya mı? Yoksa gerçek mi? Bu sayede, rüya kontrolü sağlamanız çok daha kolay olacaktır.

Zamanı baz alın.



Saatinize bakın, gözlerinizi bir başka tarafa çevirin ve yeniden saatinize bakın. Yalnızca birkaç saniye mi geçmiş? Yoksa birkaç saat mi? Rüya gördüğümüz esnada, beynimizin rakamlarla arası hiç iyi değildir. Eğer saatinize ikinci kez baktığınızda aradan anormal bir sürenin geçtiğini görüyorsanız, o zaman rüyadasınız demektir ve onu istediğiniz gibi kontrol edebilirsiniz!



Süper güçlerinizi kullanın.

Uçmayı deneyin veya ağzınızı ve burnunuzu kapatıp nefes almaya çalışın, bunları yapabilmeye başladıysanız eğer birçok şey iyapabilirsiniz. 



Dış görünüşünüzü değiştirin.



Karşınızdaki aynaya bakın ve kendinizi dilediğiniz gibi görün. Ellerinize bakın, eksik ya da fazladan parmak var mı? Cevabınız evet ise, kontrol edebildiğiniz bir rüyanın içerisindesiniz ve bu nedenle dilediğiniz her şeyi yapabilirsiniz demektir



Telekinetik yeteneklerinizi kullanın.



zihninizle ışıkları açıp kapatmayı veya nesneleri hareket ettirmeyi deneyin. 



Her uykuya daldığınızda artık bunların farkında ve gerçekle rüya arasındaki ince çizginin derinliklerinden çıkabiliyor iseniz artık Rüyalarınızın Patronusunuz demektir.


Bu konuyu yazdır

  2256 Yılından Günümüze Gelen Adam
Yazar: Emka - 12-05-2016, Saat: 15:40 - Forum: EFSANELER - Yorumlar (1)

Zamanda Yolculuk Yaptığını İddia Eden Adam Borsayı Karıştırdı...

Federal güvenlik görevlileri, içeriden bilgi sızdırma suçlaması yüzünden bir Wall Street borsacısını tutuklayıp sorgulamaya başladılar. Tutuklanan borsa dahisi, 2256 yılından günümüze zaman yolculuğu yaptığını iddia ediyor!

"Security and Exchange Commission" kaynaklarına göre 44 yaşındaki Andrew Carlssin, 28 Ocak tarihindeki tutuklanmasına yol açan şüphe uyandırıcı olağanüstü borsa başarısını yukarıdaki gibi garip bir şekilde açıklamakla yetiniyor.

Bir SEC görevlisi şöyle diyor: "Bu adamın palavralarına inanmıyoruz, ya delinin teki ya da patolojik bir yalan söyleme vakası. Ancak bir de şöyle bir gerçek var elimizde: Adam 800$'lık bir yatırım ile başlamış ve 2 hafta içinde sahip olduğu portföy 350 milyon doların üzerinde! Borsa üzerinden gerçekleştirdiği tüm alışlar ve satışlar beklenmedik gelişmelerin bilgisine dayanıyor, bunu şans faktörü ile açıklamak mümkün değil. Bu bilgilere sahip olmasının tek bir yolu ver, işlem yaptığı şirketlerle ilgili içeriden bilgi sızdırmış olması ki bu da yasadışı... Bize bilgi kaynaklarını söyleyene kadar onu Rikers Adası'ndaki bir hücrede tutmayı düşünüyoruz."

Geçen yılki borsa dalgalanmaları pek çok yatırımcıyı beş parasız bırakmıştı. Aynı esnada Carlssin 126 çok riskli işlem gerçekleştirip hepsinden de yüksek kazançlar elde edince gözler bir anda bu borsacıya dönmüştü. Carlssin, 200 yıl ileriki bir tarihten, yani gelecekten günümüze geldiğini iddia ediyor ve tabii o zamanki tarih ve istatistik kayıtlarında da günümüzdeki borsa dalgalanmaları detaylı olarak yazıyormuş. Carlssin'e göre: "Bu fırsata karşı koymak çok zordu. Aslında her şeyin sıradan ve doğal görünmesini planlamıştım. Bilirsiniz işte, sağda solda birkaç doları bile bile kaybedecek ve böylece normal bir borsacı görüntüsü çizecektim ancak son anda yakalandım." Üzerine gidilen Carlssin, Usame Bin Ladin"in akıbeti ve AIDS'in çaresi gibi tarihi gerçekleri de açıklayabileceğini söyledi, tek ihtiyacı olan zaman makinesine binmesinin izin verilmesi. Ancak Carlssin, makinenin nerede olduğunu bir türlü söylemediği gibi nasıl çalıştığını açıklamayı da reddediyor. Sebep: "Bu teknoloji, kötü güçlerin eline

geçebilir." 














Bu konuyu yazdır

  Kahin Baba Vanga'nın Kehanetleri MUTLAKA İZLEYİN !
Yazar: Emka - 12-05-2016, Saat: 15:16 - Forum: BİLGİ PAYLAŞIMI - Yorum Yok





videoyu izlemek için yukarıdaki play butonuna basınız

Bu konuyu yazdır

  Dünyaya Tekrardan Geliş Reenkarnasyon Nedir?
Yazar: EvrimBilge - 12-05-2016, Saat: 13:39 - Forum: Reenkarnasyon - Yorumlar (1)

Dünyaya Tekrar Geliş REAKARNASYON

Yüzyıllardan beri süregelen Reenkarnasyon "Ruh göçü" olarakta tanımlanabilir.Görece bir olgu olan Reakarnasyon insanlık tarihinin en eski dönemlerinden günümüze ulaşan ve birçok savunucusu olan bir kavramdır. 
Günümüzde başta Hindular olmak üzere ,Şamanlar, Afrika kabileleri, Jainistler ve Spiritüalistler doğrudan ya da dolaylı olarak reenkarnasyona inandığı kabul edilmektedir. Bunlar dışında Yahudilerin reenkarnasyona tartışmasız inandığı, hristiyanların ise sadece bir kısmının inandığı bilinmektedir.
Spiritüalistlerin reenkarnasyon inanışı ruhun bu dünyadaki bedenler arasında geçişini kapsarken, Hırıstiyanların ya da Müslümanların ruh göçüş inanışı farklı boyuttaki kıyamet kavramıyla ilişkidir. Eski Yunan ve Nors mitolojisinde de birçok farklı reenkarnasyon betimlemesi yer almaktadır ve bu burum kişinin gelişimini tamamlaması için gerekli görülür.
Günümüz Jainistleri ve Hindularına göre Reenkarnasyon kişinin Farklı bir bedene geçerken eski yaşamına dair anılarını kaybetmeyecekleri ve geçmiş yaşamını hatırlamalarıyla oluşur.
Reenkarnasyon Rönesans sırasında da merak duyulan bir konu olmuştur. Yeniden doğma konusunda öne gelen isimlerden biri İtalya’nın baş 
filozofu ve şair Giordano Bruno'ydu. Fakat Ruh göçü hakkındaki düşünceleri yüzünden engizisyon mahkemesi tarafından kazıkta yakılmaya mahkum edilmiştir. 

İslam’da ise reenkarnasyon fikri kabul edilmemektedir. İslama göre herkese bir beden ve bir ruh verilmiştir. İslam inancında Reenkarnasyon Ahireti inkar etmektir.

201512161523_1967389_2.jpg



Bu konuyu yazdır

  Gizlenen Türk Piramitleri Hakkında Bilgiler
Yazar: EvrimBilge - 12-05-2016, Saat: 13:25 - Forum: BİLGİ PAYLAŞIMI - Yorumlar (1)




Saklanan Türk Piramitleri

Çin'de saklanan Türk piramitleri aslında kurganlardır.[1] Kurgan, korunan yer anlamına gelmekte olup mezar yapıtlarıdır. Çin Halk Cumhuriyeti bu kurganların araştırılmasını yasaklamıştır. beyaz piramid adını taşıyan kurganın Mısır'daki tüm piramidlerden daha yüksek olduğu düşünülmektedir. Bugün Çin hakimiyetindeki Doğu Türkistan sınırları içerisinde yer alan,Xi'an şehrine 100 km uzaklıkta, dağların etrafında irili ufaklı 100 adet piramit ile beraber, 300 metre yüksekliğinde Beyaz Piramit olarak da adlanırılan dev bir yapıda bulunmaktadır.
Fakat bazı iddialara göre bu piramitlerin varlığı batılı bilim insanları tarafından daha önceden de biliniyordu. Science News gazetesi ikinci dünya savaşı yıllarında piramitler hakkında şöyle bir yazı yayınlamıştır. "...Bölgede bulunan piramitler çamur ve topraktan yapılmıştır. Mısır piramitlerinden çok höyüklere benzerler ve bölge henüz keşfedilmemiştir’’. Bölgede bulunan Amerikalı Bilim insanları Beyaz Piramit denilen yapının 300 metreye yakın bir yüksekliğe sahip olduğunu söylemektedirler ki bu mısır piramitlerinin iki katı kadardır.
Bir teoriye göre m.ö yıllarda Mu kıtasının var olduğu zaman kıtada çok gelişmiş bi medeniyetin hüküm sürdüğü ve kıtanın yok olması ile Güney Amerika ve Asya ya dağılan medeniyetin birbirine benzer teknikler kullanarak yapılarını devam ettirmişlerdir. Maya piramitleri, inka piramitleri, aztek piramitleri ve zigguratların da birbirlerine çok benzer bir teknik ile inşa edilmesi bu teoriyi güçlendirmektedir.
Mısır piramitlerinin ise Çinde ki Türk piramitlerinden yola çıkılarak yapıldığı ve hatta mumyalama işlemlerinin bile eski Türklere ait olduğu Türk bilim adamı Kazım Mirşan tarafından araştırılarak ispatlanmıştır.
Çin metinlerine göre Türkler m.ö 5 ile 15 bin yılları arasında orta asyada medeniyetlerinin en parlak dönemindeler. Piramitleri ise bu yıllar arasında bölgede bulunan mısır metinlerinde de geçen Uygurlar yapmıştır. Türk Bilim adamı Kazım Mirşan bu güne kadar anlamı çözülemeyen 184 adet mısır hiyeroglifini ön Türkçe olarak okumuştur. Okuduğu metinde mumyalama tekniklerinin m.ö 3000 li yıllarda Altaylardan geldiği ortaya çıkmıştır.
Yakın zamanda Piramitlerin içine giren ve fotoğraf çekmeyi başaran tek insan olan Oktan Keleş’in açıklamaları tarihe yeni bir boyut kazandıracak türdendir. Oktan Keleşin incelemelerine göre yaklaşık 5000 yıllık geçmişe sahip olan piramitlerde, yapılan inşa ve mumyalama işlemleri mısırda kinden çok daha ileri seviyededir.
Türk araştırmacı-yazar Oktan Keleş piramitleri ziyaret ettiğinde Türk tarihinin baştan sona değişebileceğine değinmiştir. Yaşlı bir Çinli rehber ile piramitlere gizlice giren Oktan Keleş piramitlerin içinde Türklere ait sembol, heykel ve tabletler olduğunu da belirtir. Piramitin içinde 2 metreye yakın bir mumya, üzerinde kurt başları ve ayyıldız sembolleri bulunmaktadır. İçerde 3 metre yüksekliğinde Oğuz Kağan'ın temsili süreti bulunmaktadır.
Kesin olmamakla beraber Çinli rehberin Oktan Keleşe söylediği Büyük Beyaz Piramitin Türklerin atası Oğuz Kağana ait olduğudur.

Bu konuyu yazdır

  Astral Seyahat Nedir? Nasıl Yapılır?
Yazar: EvrimBilge - 12-05-2016, Saat: 03:28 - Forum: ASTRAL SEYAHAT - Yorum Yok






Astral Seyahat Nedir ?

Ruhun bedeni belirli bir süre terk ederek çeşitli yerlere düşünce hızı ile gidip, gidilen yerlerde meydana gelen olayları izleyebilmeye astral seyahat denmektedir. En anlaşılır tanıma göre ; kişinin bilinci açıkken, kişiye ait ruhunun fiziksel bedeninden istemli olarak ayrılmasıdır. Bu ayrılma fiziki evrenin her hangi bir noktasına olabildiği gibi, fiziki evrenin ötesindeki ortamlara da olabilmektedir.
Eski çağlardan günümüze kadar bir çok kültürde ruhun bedenden ayrılabildiği söylenegelmiş,parapsikolojiye inananlar tarafından bu olaylar Astral seyahat olarak adlandırılmıştır.İslam dünyasında,İbni Sina, insanın ruh ve bedenden ibaret olduğunu belirtmiştir.Tasavvuf konularında ruh ve beden ilişkisi üzerinde özellikle durulur. Mevlana’nın Mesnevi’sinin bir çok yerinde , Ahmed Eflaki’nin ”Ariflerin Menkibeleri” adlı eserinde ve sayısız evliya,ermiş ve veli öykülerinde ruhun gerek istenildiği zaman, gerek istenmeden ayrılabildiği anlatılagelmıştır.Tasavvuf inancında genellikle bu olaylar keramet ve mucize olarak nitelendirilir. Hint öğretilerinde insanın üç bedenden oluştuğu söz edilir. Bunlar fiziki,esiri ve ruhsal bedenlerdir. Taoist düşüncede insan vucudunda, evrenin mutlak enerjisinin bir zerresinin depolandığı ve bu enerjinin ruhsal bir varlık olduğundan söz edilerek insanın kendini eğitip geliştirmesi sonucu bu ruhsal enerjiyi bedeninden çıkarabileceği belirtilir. Hristiyanlık’ta da aynı yaklaşımlar görülür. Hz. İsa’nın havarisi ‘St. Paul, insanda ruhsal ve doğasal iki beden olduğunu söylemiştir.1195′te İtalya’da yaşayan ünlü aziz St. Antuan’ın mucizeleri arasında bedenini bir kilisede bırakıp başka bir kiliseye gittiği ve orada göründüğü olayı yer almaktadır.Eski devirlerden beri sufiler bu dünyayı hapishane hayatı olarak görmüşler ve daha hür, daha özgür oldukları diğer alemlere geçişin yollarını aramışlardır.Bu tecrübelerin arasında Astral seyahatin önemli bir yeri olmuştur. Zaten astral seyahat ile ilgili bütün fikirler de bu görüşlerden yola çıkmaktadır.
Astral seyahate hangi yöntemle çıkıldığı ve bilinç seviyesi ile alakalı olmak üzere gidebilecek 3 farklı kademe olduğu öne sürülmektedir.
İlk kademe Dünyamızdır.Zaman ve mesafe söz konusu olmadan Dünyada her yere gitmenin mümkün olduğu söylenmekte,düşünce hızıyla kıtalar arası yolculukların yapılabildiği iddia edilmektedir.Bu tip astral ayrılmalarda yaşanan olaylar ve görülen şahıslar gerçekten de o anda yaşanmakta olan şeylerdir.
İkinci kademe,Düşler dünyasıdır,Düşler dünyası insanın korkularıyla ya da düşünceleriyle yüz yüze kalabileceği tek yerdir. Her şey düşünce hızına dayalı olduğundan, korktuğunuz herhangi bir şey aklınıza geldiği anda onu karşınızda bulabilirsiniz. Cinlerin de bu alemde yaşadığına inanılır.
Son kademe ise paralel evrenlerdir.Burası zaman içinde yolculuk yapılabilen tek yerdir. Paralel evrenler bölgesinde gördüğümüz yerler bulunduğumuz dünya ile çok benzerlik gösterir, hatta rüyalarımızda görüp te ‘’evimizi gördüm ama daha farklıydı’’ dediğimiz bazı görüntüler, belki de rüya sırasında paralel evrenler bölgesinde gördüğümüz yerlerdir.

Bu konuyu yazdır

  Dünya Dışı Varlıklar Dünyaya Nasıl Geliyor ?
Yazar: EvrimBilge - 12-05-2016, Saat: 02:51 - Forum: UZAYLILAR - Yorum Yok

12.jpeg?w=640







YUKARIDAKİ VİDEOLU ANLATIMI İZLEMEK İÇİN PLAY BUTONUNA BASMANIZ YETERLİ İYİ SEYİRLER

Bu konuyu yazdır

  DÜNYADAKİ EN GİZEMLİ TARİKATLAR
Yazar: EvrimBilge - 12-05-2016, Saat: 02:46 - Forum: GİZEMLİ TOPLULUKLAR - Yorum Yok






Haşhaşiler

1090 yılında Hasan Sabbah tarafından kurulmuş bir tarikattır. O güne dek görülmeyen bir savaş stratejisi uygulamışlar, tüm bir orduyu veya devleti yok etmek yerine ordunun yada devletin başındaki isimleri düzenledikleri suikastlerle yok etmeyi başarmışlar ve adlarından sıkça söz ettirmişlerdir. Dönemin en iyi suikastçilerini yetiştiren bu tarikat yaptıkları suikastlerde hiç bir zaman ok veya zehir kullanmamış sadece hançer kullanmışlardır. 
Moğolların İranı ve bağdatı alması ile bu tarikatta dağılmıştır.

ilumunati

İlumunati örgütü 1 Mayıs 1776 da Bavyerada dönemin baskıcı kilisesine ve dini yaptırımlarına tepki olarak kurulmuş ve günümüze dek gelebilmiştir. Günümüz Dünyasının perde arkasındaki yöneticileri olarak Yeni Dünya düzenini kurmaya çalıştıkları iddia edilmekte. Dünyada var olan terör olayları, suikastler, ekonomik krizler, ülkeler arası anlaşmazlıklarla Dünya geleceğine yön vermeye çalıştıkları da iddilar arasında. Üçgen işareti, tek göz ve güneş bu örgütün sembolleri olarak biliniyor ve sübliminal mesaj olarak televizyonlarda izlediğimiz, kliplerde, reklamlarda, flimlerde gözün fark edemeyeceği fakat beynin algılayabileceği şekilde bilinçaltımıza işleniyor. 

tapınak şövalyeleri

Fransız Soylusu Hugues de Payen tarafından 1119 civarında Kudüs'te Hıristiyan hacıları korumak için 9 şövalyeden oluşan bir grup tarafından kuruldu. Kısa zaman içerisinde Katolik Kilisesi tarafından destek gördü ve güçlendi. Diğer tarikatlardan farklı olarak Tapınak Şövalyelerinin askeri gücü çok fazlaydı.
 
ku klux klan

Amerikan İç savaşından sonra siyahi insanların kazandıkları haklara, siyah - beyaz eşitliğine ve köleliğin kaldırılmasına katılmayan bir grup tarafından 1865 yılında kurulmuş yeraltı örgütüdür. Kurucuları arasında rütbeli asker sayısı hayli fazladır. 

Halkın Tapınağı Tarikatı

Jim Jones komünal bir yaşam hayali kuran bir kilise görevlisiydi. Diğerlerinin aksine siyahi insanlara değer veren hümanist bir insandı. 


Masonluk

Kökleri ortaçağdaki iş localarına dayanan masonluk tam olarak 1717 de 4 büyük locanın birleşmesi ile Londrada kurulmuştur. Masonlara göre masonluk akılcılık, bilimsellik, insanlığın gelişimine ve bilgi birikimlerine katkıda bulunmak üzere kurulmuş bir kurumdur. 

Skull and Bones


Kuru kafa ve Kemikler Cemiyeti olarak bilinen Amerikanın köklü Üniversitelerinden Yeal Yale üniversitesinde 1832 yılında sadece bir öğrenci topluluğu olarak kurulan bu tarikat kısa zamanda varlıklı ailelerin desteğini alarak günümüze kadar gelebildi.

Bu konuyu yazdır