Oruç tutmak beyin gücünü arttırıyor olabilir mi? İştahı uyaran bir mide hormonunun yeni beyin hücrelerinin gelişimini desteklediği ve bunları yaşlanmaya bağlı etkilerden koruduğu düşünülüyor. Bu, bazı insanların oruç tuttuklarında neden zihinlerini daha parlak hissettiklerinin de açıklaması olabilir.
Grelin ilk defa keşfedildiğinde açlık hormonu olarak biliniyordu. Bu hormon mide boşken, midede üretilir. Ne zaman birkaç saat aç kalsak, kanımızdaki grelin hormonunun seviyesi artar.
Grelinin biliş(idrak)i de artırabileceği biliniyor. Az kalorili beslenen hayvanların zihinsel yetenekleri çok daha iyidir ve grelin hormonu kısmen bunun nedeni olabilir. Farelere bu hormon enjekte edildiğinde, öğrenme ve hafıza testlerinde ilerlemeler görüldü. Aynı zamanda beyinlerindeki nöron bağlantılarının sayısı da artmış görünüyor. Bir kabın içinde üretilen fare beyin hücrelerine bu hormon eklendiğinde, nörojenez(hücre doğumu) i tetiklediği bilinen bir geni devreye soktu. (Fibroblast Büyüme Faktörü)
Yeni Anılar
Konu üzerindeki çalışması bu ay İngiliz Nörobilim Ortaklık Konferansı’nda sunulan Davies. “Eğer aynı etki hayvanlarda gerçekleşirse bu, grelinin hafıza üzerindeki etkisini gösterecektir.”diyor.
Davies: “Genç beyin hücrelerinin, yeni anıları şekillendirme yeteneğini artırdığı düşünülüyor. Çünkü daha kolay uyarılabiliyorlar. Bu yüzden de, yeni ortamlarda daha kolay aktive olabiliyorlar. Bu nöronlar yaşlı nöronlara göre çok daha kolay ateşleniyorlar ve yeni anılar yaratılmasını başlatıyorlar.”
Bir çeşit beyin hücresi kaybından kaynaklanan Parkinson hastalığı gibi, nörodejeneratif hastalıkların tedavisinde de bu çalışma etkili olabilir. Davies ve arkadaşlarının da içinde bulunduğu bir grup tarafından daha önce yapılan bir çalışmada, grelin hormonunun, hayvanlarda bir tür Parkinson hastalığının oluşumuna engel olduğu görüldü.
Başka çalışmalarda da, Davies ve arkadaşalrı, bir laboratuvar kabında suni yoldan Parkinson hastalığı oluşturulan beyin hücrelerini ölmekten grelin hormonunun kurtardığını buldular. Davies in iş arkadaşı Amanda Hornsby, bir çalışmasında Parkinson hastalığı yaşayan 28 gönüllü kişiyle çalıştı ve bunların kanlarındaki grelin seviyesinin sağlıklı insanlara göre çok daha az olduğunu buldu.
Bu da, grelin ya da aynı işlevdeki diğer kimyasalların Parkinson bunaması yaşayan kişilerin tedavisinde kullanılabileceğini göstermektedir.
Grelin ilk defa keşfedildiğinde açlık hormonu olarak biliniyordu. Bu hormon mide boşken, midede üretilir. Ne zaman birkaç saat aç kalsak, kanımızdaki grelin hormonunun seviyesi artar.
Grelinin biliş(idrak)i de artırabileceği biliniyor. Az kalorili beslenen hayvanların zihinsel yetenekleri çok daha iyidir ve grelin hormonu kısmen bunun nedeni olabilir. Farelere bu hormon enjekte edildiğinde, öğrenme ve hafıza testlerinde ilerlemeler görüldü. Aynı zamanda beyinlerindeki nöron bağlantılarının sayısı da artmış görünüyor. Bir kabın içinde üretilen fare beyin hücrelerine bu hormon eklendiğinde, nörojenez(hücre doğumu) i tetiklediği bilinen bir geni devreye soktu. (Fibroblast Büyüme Faktörü)
Yeni Anılar
Konu üzerindeki çalışması bu ay İngiliz Nörobilim Ortaklık Konferansı’nda sunulan Davies. “Eğer aynı etki hayvanlarda gerçekleşirse bu, grelinin hafıza üzerindeki etkisini gösterecektir.”diyor.
Davies: “Genç beyin hücrelerinin, yeni anıları şekillendirme yeteneğini artırdığı düşünülüyor. Çünkü daha kolay uyarılabiliyorlar. Bu yüzden de, yeni ortamlarda daha kolay aktive olabiliyorlar. Bu nöronlar yaşlı nöronlara göre çok daha kolay ateşleniyorlar ve yeni anılar yaratılmasını başlatıyorlar.”
Bir çeşit beyin hücresi kaybından kaynaklanan Parkinson hastalığı gibi, nörodejeneratif hastalıkların tedavisinde de bu çalışma etkili olabilir. Davies ve arkadaşlarının da içinde bulunduğu bir grup tarafından daha önce yapılan bir çalışmada, grelin hormonunun, hayvanlarda bir tür Parkinson hastalığının oluşumuna engel olduğu görüldü.
Başka çalışmalarda da, Davies ve arkadaşalrı, bir laboratuvar kabında suni yoldan Parkinson hastalığı oluşturulan beyin hücrelerini ölmekten grelin hormonunun kurtardığını buldular. Davies in iş arkadaşı Amanda Hornsby, bir çalışmasında Parkinson hastalığı yaşayan 28 gönüllü kişiyle çalıştı ve bunların kanlarındaki grelin seviyesinin sağlıklı insanlara göre çok daha az olduğunu buldu.
Bu da, grelin ya da aynı işlevdeki diğer kimyasalların Parkinson bunaması yaşayan kişilerin tedavisinde kullanılabileceğini göstermektedir.
Aralıklı Oruç Tutmak
Günlük tavsiye edilen miktarın yaklaşık % 25’i daha az kaloriyle beslenmenin insan sağlığı üzerinde pek çok faydası bulunmaktadır. Mesela, kan şekeri seviyesinin çok daha güzel kontrol edilebilmesi gibi.
Bunu deneyen bazı insanlar, bilişsel yeteneklerinin de arttığını söylediler. Ama bazı çalışmalar, bunun insanın düşünsel yeteneklerini zayıflattığını iddia etmektedir.
Kalori sınırlaması uygulanan beslenmenin avantajlarından yararlanmak adına bazı insanlar aralıklı oruç tutuyorlar. Bu, haftanın 5 günü normal beslenirken, 2 gün sadece 500 kalori aldıkları bir diyet program olabilir. Bu programda grelin hormonu artmaktadır. Ama Almanya’da Münih Teknik Üniversitesi’nden Nicolas Kunath: “Yeni beyin hücrelerinin çalışabilmesi için birkaç gün ile birkaç hafta arası kadar bir zamana ihtiyaçları vardır. Bu yüzden insanlar, oruç tutarak beyin güçlerinde bu tarz hızlı değişiklikler olacağını düşünmesinler.”
Günlük tavsiye edilen miktarın yaklaşık % 25’i daha az kaloriyle beslenmenin insan sağlığı üzerinde pek çok faydası bulunmaktadır. Mesela, kan şekeri seviyesinin çok daha güzel kontrol edilebilmesi gibi.
Bunu deneyen bazı insanlar, bilişsel yeteneklerinin de arttığını söylediler. Ama bazı çalışmalar, bunun insanın düşünsel yeteneklerini zayıflattığını iddia etmektedir.
Kalori sınırlaması uygulanan beslenmenin avantajlarından yararlanmak adına bazı insanlar aralıklı oruç tutuyorlar. Bu, haftanın 5 günü normal beslenirken, 2 gün sadece 500 kalori aldıkları bir diyet program olabilir. Bu programda grelin hormonu artmaktadır. Ama Almanya’da Münih Teknik Üniversitesi’nden Nicolas Kunath: “Yeni beyin hücrelerinin çalışabilmesi için birkaç gün ile birkaç hafta arası kadar bir zamana ihtiyaçları vardır. Bu yüzden insanlar, oruç tutarak beyin güçlerinde bu tarz hızlı değişiklikler olacağını düşünmesinler.”