Submit Face book
Konuyu Oyla:
  • Derecelendirme: 5/5 - 1 oy
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5

DMT: ZAMANIN ÇÖKTÜĞÜ İLAHİ MAKAM!


DMT: ZAMANIN ÇÖKTÜĞÜ İLAHİ MAKAM! konusu, BİLGİ PAYLAŞIMI forumunda tartışılıyor.
#1
Epifiz bezi bir çok dinde  odak noktası olmuş bir organımız ve üçüncü gözümüzün açılması halinde ruhani boyutlarda yaşanacak bir aydınlanmanın da sağlayıcısıdır aynı zamanda.

Bir insanın epifiz bezinin  en çok doğum ve ölüm anında salgıladığı DMT, insan bilinci üzerinde çok etkili ilahi bir hormondur. Öyle ki, ruhun vücuda girip çıkmasını sağlayan hormon olarak adlandırılır.  Ayrıca rem uykusunda rüya anında çok küçük miktarlarda üretilmekte.  Yan etkileri olan psychodelic sanrılar, onun dünyanın en kuvvetli uşturucusu damgasını yemesine yetmiş. Triptamin ailesinin en güçlüsü. Vücutta üretilen bu kadar güçlü bir psikoaktifin, doğal yapımızla ilgili bir nedeni olmalı.

İnsanlar, hayvanlar ve bitkilerde bulunan bu salgının tam olarak asıl görevinin ne olduğu hakkında şu an için kesin bilgiler olmamakla birlikte, bu salgının 30 – 40 yıl önce ki öne sürüldüğü gibi doğada  tesadüfen oluşmadığı, daha gerçek bir işlevi olduğu, bir amacı olduğu, bununda ortak moleküler dil olabileceği görüşü gittikçe sağlamlaşıyor. Yani tüm galaksilerdekilerde dahil dahil tüm canlılar arasında ortak bir moleküler dil olabileceği gerçeğinden bahsediliyor.

Bir daha gözden geçirelim, beyin ikiye ayrılmış bir organ, sağ beyin sol beyin. Beynin içinde bulunan diğer organlarda aynı şekilde ikiye aylımış durumdalar. Ancak bir tek epifiz bezi tam orta da tek bir bütün olarak durmakta. İşte bu bezimizin salgıladığı 3 hormondan biri DMT. Bütün bunların bir sebebi olmalı.

Meditasyon, oruç, ilahi söylemek ya da başka herhangi bir teknik ile özden kaynaklanan DMT seviyesi bir anda çoğalabilir. Bu mistik durumun ”ölüme yakınlık” deneyimi ile tartışılmaz bir bağlantısı vardır. Çoğu psikoaktif zihin açıcıların bilinçte yaptığı etki ile, yoğun meditasyon arasında çok yakın bir benzerlik vardır. Beynimizin tam ortasında bulunan epifiz bezinde açığa çıkan bu bileşik, mistik deneyimlerin yegane olgusudur. Tarih boyunca insanoğlunun halusinasyonla ilgili olan tüm deneyimlerinde dmt nin rolü vardır.

Ayrıca bazı stres anları,yalnlızlık, travma ve açlık.. bunlar haulinasyonlara neden olan sebepler.

Beyinde ve bilinçte bu etkiyi yapan bileşikler halusinojen denilen bileşiklerdir.

Beyinde dmt ne kadar fazla salgılanırsa, dünya bizler için o kadar renkli ve canlı  görünür, ancak yetersiz derecede dmt salınımı dünyayı donuk, gri ve cansız algılamamıza neden olur.

DMT, bilincin bedenden ayrılmasını mümkün kılan bir  maddedir. Mistik dinlerin ilahları ve üstadlarının ana konusu da hep bedenden kurtumla  ve beden dışı deneyimlerle  alakalı kavramlardır. Bu nedenle günümüzde bilim bu bileşiğe ”Ruh Molekülü” adını vermiştir

maxresdefault.jpg

Dmt’nin İnsan Üzerindeki Etkisi:

Diğer psikoaktiflerle dmt arasında çok farklılıklar olduğu gözlemlendi. Zaten onu bu denli önemli yapan da bu farklar.

Dmt kullanmış yada ona maruz kalmış insanların çok önemli ortak görüşleri var.

Trans halinde hepside evreni görme şekillerinin kökten değiştiğini söylüyor.

Transtayken kesinlikle öldüklerini ve yeniden doğdukları söylemeleri ve hepsininde birbirinden bağımsız olarak aynı şeyleri söylemeleri oldukça ilginç.

Birlik hissiyatı verdiğini söyleyen kullanıcılar, tecrübenin büyük bir kısmını bir türlü dillendiremiyorlar ve yazıya dökemiyorlar. Yani sadece bazı imgeleri tarif etmeye çalışarak ve yaşadıklarını kavramlara oturtmaya çalışarak bu tecrübeyi aktarmaya çalışıyorlar. Şamanıda böyle , bilim adamıda böyle. Yani görülenin, bir türlü bu dünya dili ve anlayışı ile anlatılıp kavranması tam olarak mümkün olmuyor.

Genel ortak görüş ise bir gözlemci tarafından gözlenen bu evren bir ilüzyon ve transa giren kişiler bu gözlemciyi, transta kendilerinin anladıkları an olarak  anlatıyorlar. Buda yeniden doğuş demek. Öldükten sonra kendileriyle yaşanılan bir yüzleşme yaşadıklarını, bu yüzleşmeninde kişiden kişiye değişen şiddetlerde  geçtiği bilinmekte. Sonrasında ise bir huzur ve yeniden doğuş başlamakta, trans sonunda ise artık hiçbirşey eskisi gibi değildir ve her şey ilahi bir güzellikte ve canlılıkta gözlenmektedir.

Beyin içerisinde yerinin neresi olduğu hala bulunamayan bilincin, toplu deneyimlerde  beynin dışında olduğu söylenmekte. Bu transa giren kişilerin en can alıcı ortak söylemleri ise bilincin, bu dünyada olmadığı, bu dünyanın o bilinç tarafından üretilen bir ilüzyon olduğunu iddia etmeleri.

Semavi dinlerde bulunan İsmi azam kavramı musevilikte Rab’ın son isim olarak geçer. Kuran’da ise Allah’ın son ismi. Tasavvufa göre bu isim söylendiğinde ve gırtlaktan çıktığı anda istenilen herşey oluyor ya da bu evren  yok oluyor. Bu dinlerin bu dünya ya ortak bakışı ise bu evrenin ve dünyanın bir ilüzyon oluduğu. Yani ismi azamı ağızdan çıkardığınız anda bu ilüzyonu değiştirebilir ya da ortadan kaldırabilirsiniz. İşte trans sırasında bahsedilen zihin bu. Belki de gizli ilimler ve /veya örgütlerde bahsedilen gizli öğreti fenomeni de bununla ilgilidir.

Transa girenler bu ilüzyonu anlatamıyorlar yani gırtlaktan çıkaramıyorlar, bizim dillerimizde bunun tarif yok. Musevilikte insanların aşması, Budizm de nirvanaya ulaşmak ve sonsuz huzura ulaşmak, bu transa işaret diyor.

Peygamber hastalığı olarak ta bilinen temporal lob epilepsisinin nedeni DMT yükselmesine neden olan şizofrenik sanrılar. Tüm peygamberler, evliyalar, ermişler aynı şeyden bahsediyor, ” Bu evren bir ilüzyon”


Kaynak:ufukozcizme.com

Your Page Title #satışortaklığı
Ara
Cevapla


Konu ile Alakalı Benzer Konular
Konular Yazar Yorumlar Okunma Son Yorum
  İlahi Nizam ve Kainat’ı Anlamak Magnetho 0 3,526 09-08-2017, Saat: 17:20
Son Yorum: Magnetho
  İlahi Hükümlerin Kozmik Boyutları Emka 1 6,308 16-06-2017, Saat: 13:00
Son Yorum: deniz
  IZAPA:ZAMANIN BAŞLADIĞI YER Spiritüeller 0 3,143 04-06-2017, Saat: 16:14
Son Yorum: Spiritüeller
  Dört ilahi İletişim Kanalımız - Meleklerle Gücünüzü Keşfedin Emka 0 4,589 05-05-2017, Saat: 14:34
Son Yorum: Emka

Hızlı Menü:


Konuyu Okuyanlar: 2 Ziyaretçi