Mutsuzluğumuzun en büyük nedenlerinden birinin de aklımızdan çıkmak bilmeyen o kara kara düşüncelerimiz olduğunu hepimiz biliyoruz, değil mi? Elimizdekilerle yetinmememizin, hayattan tam anlamıyla keyif alamamamızın ve henüz olmamış şeylere bile umutsuzlukla bakmamızın bariz nedeni bu! Yani negatif düşüncelerimiz! Evet, hemen hepimiz zaman zaman negatif düşüncelerin esiri oluyor, sonra da içine düştüğümüz şanssızlıklar silsilesinin peşimizi neden bir türlü bırakmadığını merak ediyoruz. Kendimize sürekli “neden ben?” diye sorular soruyor, bir mıknatıs gibi olabilecek bütün kötü şeyleri üzerimize nasıl çekebildiğimize yanıtlar bulmaya çalışıyoruz. Oysaki cevabın sorunun içinde gizli olduğunu göremiyoruz.
Başımıza gelen tüm o kötü şeyleri aslında zihnimizi işgal eden kara düşüncelerle kendimize biraz daha yaklaştırdığımızı göremiyoruz. Aklımızdan geçen her olumsuz düşüncenin bizi olmasını hiç istemediğimiz, ama aynı zamanda içten içe beklediğimiz sonuca doğru sürüklediğini anlayamıyoruz. Olumsuz düşünerek korktuğumuz sonuca doğru istemsizce ilerlediğimizi göremiyor, sonra da yüzleştiğimiz gerçekle karşılaştığımızda; “korktuğum başıma geldi, böyle olacağını zaten biliyordum” diyerek aynı hatayı “zibilyonuncu” kez yapıyoruz. Oysaki düşünce tarzımızı değiştirsek ne korktuğumuzun başımıza geldiğini görecek ne de o sonuçla karşılaştığımızda “yine mi ben” demek zorunda kalacağız. Ama işte bunu yapmıyor, paçamızı bir kez kaptırdığımız kötü düşüncelerden bir türlü kurtulamıyoruz.
Belki de kurtulmak istiyoruz, ancak bir düşünceden kurtulmaya çalışırken ona daha çok kapıldığımızı görüp verdiğimiz bu uğraştan vazgeçme eğilimi gösteriyoruz. Tıpkı çırpındıkça daha da dibe batan biri gibi düşünceleri kapı dışarı etmek isterken içimize daha da çok yerleştiklerini görüyoruz. Peki, neden böyle olduğunu biliyor musunuz? Çünkü hep yanlış yolları seçiyoruz. Olumsuz düşüncelerden kurtulmak için “olumsuz düşünmek istemiyorum” demek yerine, odak noktamızı değiştirmemiz gerektiğini bilmiyoruz. Aslında bu durum, tamamen beynimizin işleyişiyle alakalı.
İsterseniz konuyu iyice anlamanız için olumsuz bir şeyi düşünmemeye çalışırken beynimizde neler olup bittiğini kısaca açıklayayım. Şöyle ki bir şey düşünmek istemediğimizde, aynı zamanda düşünmemizi sağlayan nöronlarımızın oluşturduğu bağlantıları harekete geçirmiş oluyoruz. Yani neyi düşünmeyeceğimizi düşünürken de aslında olumsuz düşüncelerimizi oluşturan aynı nöron ağını devreye sokuyoruz. Bu tıpkı “uyumam lazım” diye düşünerek, yatakta saatlerce dönmek gibi! İşte bunun için de olumsuz düşüncelerden kurtulmak için başka bir şeye odaklanmamız, aklımızda yeni bir düşünce yaratmamız ve o olumsuz düşüncenin oluştuğu nöronları zayıflatmamız gerekiyor.
İşte biz bunun farkında olmadığımız için olumsuz düşüncelerden kurtulamıyoruz. Oysaki mutluluğumuza engel olan ve bize sürekli “neden hiçbir şey istediğim gibi olmuyor” gibi sorular sorduran olumsuz düşüncelerden kurtulmak aslında hiç de öyle çok zor değil. Demek istediğim şu ki hayatımızın her alanında bizi başarıdan ve mutluluktan alıkoyan negatif yaklaşımlardan kurtulmak için birazcık çaba göstermeli ve zaman içinde onların üzerimizdeki etkisini tamamen yok etmeliyiz. Peki, bunu nasıl yapacağız? İşte onu da gelin aşağıda birlikte öğrenelim.
Negatif düşüncelerin esiri olmaktan kurtulmak isteyenler için öneriler:
Uykunuza Dikkat Edin!
Negatif düşüncelerden kurtulmak için yapmanız gereken ilk şey, sürekli uygulayacağınız bir uyku düzeni oluşturmak! Çünkü uyku döngünüzün düzenli olması sizi hem kısa hem de uzun vadede olumsuz düşüncelerin esiri olmaktan kurtaracaktır. Depresyonun belirtileri ve nedenleri arasında olan olumsuz düşünce tarzı, düzensiz uykuyla tetiklendiğinde kişi için kaldırabileceğinden çok daha ağır hale gelmekte ve genellikle bu durumla başa çıkılamamaktadır. Zaten yapılan pek çok araştırma da yetersiz ya da düzensiz uykunun kişilerin olaylara bakış açıları ve düşünce tarzları üzerinde olumsuz etki yarattığını kanıtlamaktadır. Bu nedenle günde 6-8 saat uyumaya özen göstermeli ve yatış kalkış saatleriniz arasında bariz farklılıklar olmaması için rutininizi her zaman uygulamalısınız.
Negatif Düşüncelerinizi Kaleme Alın!
Zihninizi bulandıran ve adeta içiniz kemiren negatif düşüncelerden kurtulmak için yapabileceğiniz bir diğer şey de bu! Yani onları kaleme almayı denemelisiniz. Çünkü aklınızdan geçen ve birbirini takip eden negatif düşüncelerin zihninizi meşgul etmesine izin verirseniz, onlarla savaşamazsınız. Bunun yerine sizi rahatsız eden düşünceleri yazarak aklınızdan uzaklaştırmaya çalışmalısınız. Hem bu yöntemi kullanmak size farklı yönlerden yardımcı olacaktır. Birincisi yazdığınız için üzerinizdeki yükün hafifletmiş ve aklınızdakilerden bir nebze de olsa kurtulmuş olacaksınız. İkincisi ise o düşünceyi yazdıktan sonra yapacaklarınıza bağlı.
Mesela; sevgilinizi, arkadaşınızı ya da sizin için değerli olan herhangi başka birini aradınız ama cevap alamadınız. Tekrar tekrar aramanıza rağmen hala ona ulaşamıyorsunuz. Aklınıza kötü kötü şeyler geliyor ve düşündükçe senaryolarınızı daha da olumsuz hale getiriyorsunuz. İşte burada yapmanız gereken şey, elinize kalemi kağıdı alarak hissettiklerinizi yazmak. “Arkadaşımı aradım ulaşamıyorum, peki başına ne gelmiş olabilir” gibi cümlelerle başlayarak bulabileceğiniz mantıklı cevapları buraya yazmalısınız. Örneğin; telefonunu bir yerde unutmuş olabileceğini, çok önemli bir işi olabileceğini, aramalarınızı duymadığını ve bunlar gibi başka mantıklı cevapları yazmalısınız. Bu şekilde hem kara düşüncelerin aklınızı bulandırmasının önüne geçer hem de yazdıkça sakinleşerek olaya daha pozitif bakmaya başlarsınız.
Düşüncelerin Esiri Olmak Yerine Gerçeği Görmeyi Öğrenin!
Olumsuz bakış açısından kurtulmak istiyorsanız, düşünceleri umursamayı bırakmalı ve gerçekte olanlara yoğunlaşmalısınız. Bununla demek istediğim; aslında hiç olmamış, belki hiç olmayacak şeyler için aklınızı yormaktan vazgeçmeniz! Mesela; bütün sene hazırlandığınız sınavı geçemeyeceğinizi düşünmek yerine, onu geçebilmek için neler yapabileceğinize yoğunlaşmanız. Sonuçta; sınavı geçemeyeceğinizi düşünmek size hiçbir şey kazandırmıyor, öyle değil mi? Ayrıca henüz olmamış ve olacağını hiçbir şekilde bilemeyeceğiniz bir şey için endişelenmenin neresinde mantık var?
İşte bunun için o an sahip olduğunuz şeylere odaklanmalı ve kötü düşünerek kötüyü çağırmaktan vazgeçmelisiniz. Hem etrafınıza detaylı bakarsanız, sürekli negatif şeyler düşünen insanların başına hep kötü şeyler geldiğini görürsünüz. Olumlu düşünmeyi bilen kişiler ise böyle durumlarla çok karşılaşmazlar. Karşılaşsalar bile o şey gerçekleşmeden önce kendilerini boş yere strese sokmadıkları, olumsuz düşünceyle kendilerini yiyip bitirmedikleri için yüzleştikleri durumla çok daha kolaylıkla başa çıkarlar. Diğerleri ise olmamış bir şeyin acısını daha önce tekrar tekrar zihinlerinde canlandırdıkları için bu zor durumla başa çıkmak için yeterli gücü bulamazlar. Zira güçlerini olumsuz düşünceler için yeterince harcamış ve geriye gerçeklikle savaşacak bir şey bırakmayı düşünememişlerdir.
Olaylara İyi Tarafından Bakmayı Deneyin!
Çünkü bunu öğrenemezseniz, hiçbir zaman tam anlamıyla mutlu olamaz; “gamlı baykuş” niteliğindeki kişiliğinizle kendinize zarar vermekten başka hiçbir şey yapmazsınız. Bu nedenlere olaylara iyi tarafından bakmayı öğrenmelisiniz. Olumsuz düşüncelerin elinizi kolunuzu bağlamasına izin vermek yerine onlara karşı direnmeli; olaylara karanlık değil, aydınlık tarafından bakmayı denemelisiniz. Çünkü eğer isterseniz başınıza gelen her türlü şeyde olumsuz bir şey bulabilirsiniz. Hani şu hiçbir şeyden memnun olmayan, hep kendinde olmayanı isteyen insanlar var ya; işte kolaylıkla onlardan bir olabilirsiniz. Zira olumsuz düşüncelere kendini kaptırmak, onlardan yakayı kurtarmak kadar zor değildir.
İşte bu nedenle, negatif düşünce tarzından olabildiğince uzak durmaya çalışmalısınız. Sahip olduklarınızın kıymetini bilmeli, olabilecek kötü ihtimallerin size hiçbir şey katmadığını anlamalı ve “iyi düşün iyi olsun” yaklaşımının doğru olduğuna yürekten inanmalısınız. Örneğin; bir arabanız var, ama gözünüz yine de daha lüks arabalarda! Kendinizi “neden benim öyle arabam yok, hiç olmayacak mı, asla o kadar param olmayacak” gibi düşüncelerle hırpalamak yerine, sahip olduklarınızın kıymetini anlamalısınız. Sonuç olarak; elinizdekilerle mutlu olmayı bilmez ve olaylara iyi tarafından bakmazsanız, geriye dönüp baktığınızda elinizde koca bir hiçten başka bir şey olmadığını görürsünüz.
Olumsuz Düşünceler için Zaman Yaratın!
Evet, olumsuz düşüncelerden kurtulmak için kendinize zaman yaratın diyorum. Nitekim bu da kullanabileceğiniz etkili yöntemlerden biri! Şöyle ki negatif düşüncelerin yine birbiri ardına zihninizi işgal ettiklerini anladınız diyelim. İşte bu durumda, kendinize “şimdi bunun zamanı değil” diyerek uyarıda bulunmalısınız. Negatif düşünme işini daha önceden belirlediğiniz zamanda yapmaya erteleyerek, bu konuda epey yol kat edebilirsiniz.
Tabii, olumsuz düşünmek için öyle saatleriniz falan da harcamanız gerektiğini hatırlatayım. Bunun için; günde 15-20 dakikanızı ayırabilir, bu zaman zarfı dışında hiçbir şekilde negatif düşüncelerin aklınızı bulandırmasına izin vermemelisiniz. Zaten belirli bir süre geçtikten sonra kendinize daha çok hakim olmaya başlayacak ve hazır hissettiğinizde olumsuz düşünmek için ayırdığınız zamanı tamamen ortadan kaldırarak bu konuda başarılı olacaksınız. Şayet bu yöntemin ne kadar etkili olduğunu öğrenmek istiyorsanız, belirlediğiniz zaman dışında olumsuz bakış açısına yenik düşmemeye özen göstermelisiniz.
Çevrenizde Olumlu Düşünen İnsanlara Yer Verin!
Sık sık negatif düşüncelerin istilasına uğruyor ve kendinizi bu düşünceler içerisinde çırpınırken buluyorsanız, o zaman etrafınızdaki insanları da gözden geçirmelisiniz. Çevrenizde sürekli melankolik takılan, bitmek bilmez dertleriyle sizi yiyip bitiren, dünyanın bütün tasasını üstlenmiş gibi görünen insanlar var mı? “Ah başıma gelenleri bir bilsen, yine neler oldu, böyle şeyler neden hep benim başıma geliyor anlamıyorum…” gibi cümlelerle konuşmaya başlayan ve bütün yaşam enerjinizi sömüren arkadaşlara sahip misiniz? Çünkü atalarımızın da dediği gibi üzüm üzüme baka baka kararmakta, yani negatif düşünceler de kişiden kişiye hızla yayılmaktadır. Bu nedenle; eğer etrafınızda olumsuz insanlar varsa onlardan bir bir kurtulmalı, hayatınıza capcanlı renkler katacak yeni insanlarla tanışmalısınız. Unutmayın, çevrenizde yer verdiğiniz insanlar ne kadar olumlu olursa siz de aynı şekilde olumlu düşünmeye başlar, etrafınızdaki iyimserlikten payınıza düşeni fazla fazla alırsınız.
Zamanınızın Kıymetini Bilin!
Hayatın ne kadar kısa olduğunu ve akıp giden bir dakikanızı bile geri alamayacağınızın farkına varın. Ömrünüzü olumsuz düşünceler üzerine yoğunlaşarak geçirmenin size hiçbir şey katmayacağını, bunun yerine sahip olduklarınızın değerini bilerek anın tadını çıkarmanız gerektiğini anlayın. En kıymetli hazineniz olan zamanınızı sizi üzmekten başka hiçbir şeye yaramayacak fikirler için harcamaktansa, pozitif düşüncelere yoğunlaşarak yarınlarınıza umutlu gözlerle bakmaya çalışın. Sonuçta, sizin zamanınız heba edilebilecek kadar kıymetsiz değil! Bu nedenle, ne satın alabileceğiniz ne de geri çevirebileceğiniz vaktinizi yanlış şeyler için harcamayın. Örneğin, kendinizi yine olumsuz düşünceler içinde mi buluyorsunuz? O zaman hemen durumun farkına varın. Kendinize, “vaktimi böyle olumsuz düşüncelerle harcamam ne kadar mantıklı?” gibi sorular sorun ve hemen yaklaşımınızı değiştirin.
Dikkatinizi Başka Bir Şeye Verin!
Hani yukarıda da söylemiştim ya, erkenden uyumak zorunda olduğunuz günlerde nedense uyuyamazsınız diye! İşte aynı durum burada da geçerli! Yani olumsuz düşüncelerin sizi yavaş yavaş ele geçirdiğini düşünüyorsanız, o zaman onları düşünmemeye çalışmak yerine farklı bir yol kullanmalısınız. Çünkü “hayır yarın sınavı geçemeyeceğimi düşünmek istemiyorum” derseniz, büyük ihtimalle o konu üzerinde daha çok yoğunlaşırsınız. İşte bunun için yapmanız gereken şey, dikkatinizi tamamen farklı bir yöne çekmektir. Mesela, çok önemli bir müşterinize sunum yapmak üzeresiniz ve anlaşmayı sağlayamayacağınızdan ölesiye korkuyorsunuz. Kendi kendinize; “bu konuyu düşünme, sakın sesin titremesin, heyecanlanma” gibi telkinler yaparsanız, işi daha da kötü bir vaziyete getirebilirsiniz.
Aslında böyle bir durumda yapmanız gereken şey, müşterinin karşısına çıkmadan önce başka şeylere odaklanmaktır. Elbette, böyle durumlarda aklınızı başka bir şeye vermenin çok zor olduğunu biliyorum. Ama bunun için sayısız farklı yöntem var ve isterseniz siz de pekala yoğunlaşma konusundaki problemlerinizin üstesinden gelebilirsiniz. Negatif düşüncelerin üstesinden gelmek için sevdiğiniz birini arayabilir, bir şeyler içmeyi deneyebilir, bulmaca çözebilir, müzik dinleyebilir, kısacası mutlu olacağınız herhangi başka bir şey yapabilirsiniz. Sonuç olarak; dikkatinizi başka bir yöne verdiğinizde, başınızın üzerindeki kara bulutların yavaş yavaş dağıldıklarını hissedecek ve yöntemin ne kadar işe yaradığını tecrübe ederek öğreneceksiniz.
Yazın ve Yok Edin!
Mutluğunuzu resmen sömüren bu kara düşüncelerden kurtulmak için yapabileceğiniz bir diğer şey de yazıp yok etmek! Evet, ilk başta kulağa saçma geldiğinin farkındayım; ama bu yöntemi kullanarak gerçekten başarılı sonuç elde eden sayısız insan var. Hatta bu konu üzerinde yapılmış bilimsel bir araştırma da aynı sonucu savunur nitelikte. Ohio Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmada bazı katılımcılardan negatif düşüncelerini yazmaları ve daha sonra yazdıklarını yok etmeleri istenmiş. Diğer gruptaki katılımcılara ise sadece negatif düşünceleri yazmaları söylenmiş. Negatif düşüncelerini yazdıktan sonra onları yok eden katılımcıların özgüvenlerinin yükseldiği anlaşılırken, diğerlerinin ise aynı negatif tutumu sürdürdüğü ortaya çıkmış.
Yani siz de aynı yöntemi kullanarak somut olarak yok ettiğiniz olumsuz düşünceleri aklınızdan daha kolay bir şekilde silebilirsiniz. Çünkü Profesör Richard Perry’nin de öne sürdüğü gibi düşüncelerinizi nasıl etiketlediğiniz, yani onların nerede durmasını istediğiniz, fikirlerinizi nasıl kullandığınız üzerinde önemli ölçüde etkili oluyor. İşte bütün bu bilgilere dayanarak, siz de aklınızı meşgul eden olumsuz düşüncelerinizi bir kağıda yazarak onları keyifle yırtabilir ya da daha iyisi yakıp küle dönmelerini keyifle izleyebilirsiniz. Sadece deneyin ve ne kadar rahatladığınızı görün.
Kendinizi Sevin!
Kendimi sevmek mi? Evet, tam olarak bunu söylüyorum. Çünkü kendinizi gerçekten severseniz, oturduğunuz ağaç dalını bile isteye isteye kesmek gibi bir hata yapmazsınız. Yani olumsuz düşünmenin size zarardan başka hiçbir şey vermediğini anlar ve bunun üstesinden gelmek için her türlü yöntemi denersiniz. Zaten etrafınıza baktığınızda genellikle kendini sevmeyen insanların olumsuz bakış açısına sahip olduğunu görürsünüz. Hayatından, görünüşünden, yaptığı işten, işin özü kendisinden hoşnut olmayan kişilerin negatif düşüncelerden daha çok muzdarip olduğunu anlarsınız.
İşte bu nedenle diyorum ki kendinizi sevin! Ya da en azından bunun için uğraşın! Yaşamınızdan, hayatınızdaki kişilerden, düşüncelerinizden, gülüşünüzden, gözyaşlarınızdan mutlu olmayı bilin. Size ait olan her şeyi sevin ve başta kendiniz olmak üzere hayatınızdaki herkesi, her şeyi affedin. Affetmenin ne kadar mucizevi bir erdem olduğunu tahmin bile edemezsiniz. Günümüzde kendisini sevmeyen hatta belki de kendinden nefret eden o kadar çok insan var ki işte siz onlardan biri olmayın! Çünkü hakkını vererek yaşamak için en başta kendinizi tanımalı ve sevmeyi öğrenmelisiniz.
Kaynak:paratic.com