1- Karşılıklı Telepatik Alış - Veriş
Sakin, sessiz bir odada seçmiş olduğunuz bir arkadaşınızla birlikte karşılıklı gelecek şekilde oturun. Çalışma öncesinde ılık bir banyo yapmanız faydalı olacaktır. Eğer buna o anda imkan bulamadıysanız hiç değilse ellerinizi yüzünüzü mutlaka yıkayınız.
Arkadaşınız hoşlandığı bir meyveyi zihninden seçsin. Sadece onu düşünsün ve seçmiş olduğu meyveye konsantre olsun. Arkadaşınız meyvenin ismini zihninde bir kaç kez tekrar-lamalı ve aynı zamanda o meyveyi zihninde canlandırmalıdır.
Örneğin, "erik" kelimesini zihninde bir kaç kez tekrarladıktan sonra, eriğin yuvarlaklığını, açık yeşil rengini ve görüntüsünü gözünde canlandırarak size zihinsel olarak bu imajları göndermelidir. Aynı zamanda onun ekşiliğini de hissetmelidir...
Arkadaşınızın düşünce yoluyla gönderdiklerini alacak şekilde zihninizi temizleyin. Zihninizi mümkün olduğu kadar sakin ve boş tutmaya özen gösterin. Genellikle zihninizde ilk beliren sezgileriniz size doğru cevabı verecektir. Bu telepatinin çok önemli bir prensibidir. Zihninizde beliren cevaplar üzerinde mantık yürütmeyin. Sadece sakin, kendinize güvenli bir zihin hali içinde, içinize doğacak cevabı bekleyin.
Arkadaşınız 1 dakika boyunca seçmiş olduğu meyveyi düşünürken, sizde bu süre içinde algıladığınız meyveyi bir kenara not edin.
Sonra arkadaşınız başka bir meyve seçsin ve siz tekrar bunu algılamaya çalışın. Toplam beş adet meyveyi telepatik olarak algılamaya çalıştıktan sonra cevaplarınızı kontrol edin. Sonuçlar pek iyi değilse, hem alanın hem de gönderenin aynı derece kusurlu olduğunu unutmayın. Bunun sebebi çok az uygulama yapmış olmanız olabilir. Bu alıştırmayı zaman buldukça tekrarlayın.
İlk denemelerinizde mümkün olduğu kadar basit imajlar üzerinde çalışmalarınızı sürdürün. Örneğin: Bitkiler, çiçekler, renkler ve sayılar ilk uygulamalarınız için en ideal çalışma imajlarınız olabilir. İlerki çalışmalarınızda birbirinize çeşitli objeler, kelimeler hatta cümleleri bile zihnen kolaylıkla yollayabilirsiniz. Ancak unutmayın. Telepati yeteneğinizin gelebilmesi; yapacağınız düzenli çalışmalara ve uygun çalışma arkadaşlarınıza bağlıdır. İlk denemelerde başarılı olamazsanız, hemen pes etmeyin. Çalışmalarınız başarıyı da beraberinde getirecektir. Pratiklere devam edin...
Eğer belli bir süre çalışıp da başarı elde edemezseniz, çalıştığınız arkadaşınızı değiştirin. İlk başta aranızda sevgi ve sempati bağı bulunan kişileri seçmeniz daha uygun olacaktır.
2- Telepatik Algılayış
Telefon çaldığı zaman ahizeyi elinize almadan önce 5-10 sn durun ve kimin aradığını önceden tahmin edin. Eğer belli bir kimseden telefon bekliyorsanız bu telefonu çalışmanıza dahil etmeyin. Gün içinde çalan bütün telefonları önceden tahmin etmeye çalışın ve bir gün boyunca kaç telefon geldiğini, buna karşılık önceden kaç tanesini önceden algılayabildiğinizi not edin. Bu notlarınızı atmayın bir kenarda biriktirin. Her güne bir tarih verin ve çalışmalarınızın nasıl gittiğini kendi kendinize kontrol edin. İlerleyen günlerde hissedilir bir oranda tahminlerinizin sayısında bir artışın meydana geleceğini göreceksiniz.
Bazı günlerde telepatik algılayışlarınızın bir diğer güne nazaran daha fazla ya da daha az olduğunu tespit ederseniz, bu o günkü psikolojik halinize bağlı olabileceği gibi aynı zaman da Biyoritmleriniz'e de bağlı olarak değişim göstermiş olabileceğini unutmayın. Fiziksel, zihinsel, duygusal ve sezgisel olarak bir günümüzün bir diğer günümüze uymamasının nedenlerinden biri de söz konusu ettiğimiz Biyoritmleriniz'den dolayıdır.
Telefonla yapabileceğiniz bir diğer alıştırma da, aklınıza birisi geldiğinde onu arayıp o sırada sizi düşünüp düşünmediğini sormaruzdır. Zihninizdeki düşüncelerin ne kadar sık olarak sizden kaynaklanmadığını, onları telepatik olarak aldığınızı farketmek sizi bir hayli şaşırtacaktır.
Ancak gelecek telefon faturası sizi daha fazla şaşırtabilir... Dikkatli olun... Bu nedenle telefon yerine çalan kapılarınızı da bu alıştırmanın içine dahil edebilir ve kapınızın zili çaldığında kimin gelmiş olabileceğini önceden algılamaya çalışabilirsiniz...
Halk arasında "aklıma gelen başıma geldi" diye bir söz vardır... İşte siz bunu tespit etmeye çalışacaksınız... Bakalım ne kadar aklınıza gelen, başınıza geliyor?... Bunu yaşamınızın her anında gözlemleyebilirsiniz...
3- Grup Çalışması
Bir odaya grup halinde toplanın. Sekiz-on kişi çalışmanın başarısı için en uygun adettir. Siz odanın dışındayken, onlardan hep birlikte odada bulunan bir objenin üzerinde konsantre olmalarını isteyin. Hazır oldukları zaman, odaya dönün ve hangi objeyi seçtiklerini tahmin etmeye çalışın. Telepatik algılayışınız arkadaşlarınızın yoğun konsantrasyonuna bağlı olduğu için, grup içinde bu konuyu hafife alanların olmamasına dikkat edin. Önceleri meydana gelecek aksaklıklara hazırlıklı olun. Aldırmayın. Gevşediğiniz, sakinleşebildiğiniz ve konsantre olabildiğiniz ölçüde başarı ihtimaliniz artacaktır. Zihninizden kendi düşüncelerinizi uzaklaştırın. Kendinizi diğerlerinin yansıttıkları düşüncelere ayarlamaya çalışın. Belki bir renk, belki de bir şekil. Aldığınız zihinsel imajları odadaki bir objeye bağlayıp bağlayamayacağınıza bakın. Sonra tahminde bulunun. Gruptaki herkes teker teker sırayla odadan çıkıp, sonra dönmeli ve diğerlerinin yansıttıklarını almaya çalışmalıdır.
4- Zener Kartları ile Telepati Çalışması
Telepati çalışmalarında en fazla kullanılan metotlardan biridir. Bu egzersizler için Parapsikoloji'de "zener" adı verilen kartlara ihtiyacınız olacak. Yurtdışında bunları kolaylıkla kitapçılardan bulabilirsiniz. Ancak Yurdumuzda kolaylıkla bulabilmeniz mümkün değildir.
Bilgisayarınız varsa zener kartlarını kolaylıkla kendiniz
hazırlayabilirsiniz.
Aşağıdaki şekilleri bilgisayarda hazırladıktan sonra beyaz kağıda basınız. Düzgünce kestikten sonra daha önceden hazırladığınız 4x8 cm ebadındaki kartonlara yapıştırınız. Her bir şekilden 5'er adet olmalıdır. Toplam 25 adetten oluşan kartlarınızı hazırladıktan sonra çalışmaya başlayabilirsiniz.
Zener kartlarının orijinali her bir şekilden Kırmızı, Mavi, Sarı, Yeşil ve Siyah olmak üzere 5 ayrı renkten oluşmaktadır. Ancak ilk deneylerinizde renklerin önemi yoktur. Tümü siyah olarak hazırlanabilir.
Telepati egzersizlerinde derin gevşemeye ihtiyaç yoktur. Zihninizin boşaltılıp, sakince oturup, günlük yaşamın düşüncelerinden arınmak yeterlidir.
Bir masaya karşılıklı olarak iki kişi oturunuz. Kartlarınızı iyice karıştırınız. Sırayla önce biriniz sonra diğeriniz kartları elinize alarak, her bir kart üzerinde en az 30 sn konsantre olarak sadece o şekli düşünsün. Vericinin konsantrasyonu çok önemlidir. Verici o şekilden başka hiç bir şeyin zihnini meşgul etmesine izin vermesin.
Buna karşılık alıcı pozisyonunda olan şahıs, hiç bir surette mantık yürütmeden içine doğacak olan düşünceyi beklesin. "Acaba 'artı' mı? Yoksa 'daire' mi"? gibi düşüncelere zihninde yer vermesin. Genellikle ilk içinize doğan düşünceye önem veriniz. İlk içinize doğan düşüncenin doğru cevap olma olasılığı çok yüksektir. Deneyerek bunu siz de göreceksiniz.
Her bir karta 30 saniye süre ayrılacak demiştik. Yeni bir karta geçmeden önce telepati deneyinde verici olan kişi gönderdiği şekli yanındaki kağıda not etsin. Aynı şekilde alıcı da 30 saniyenin sonunda algıladığı şekli kağıda not ederek, yeni şekli beklemeye başlasın. Çalışmanın sonunda bunlar karşılaştırılarak durum değerlendirmesi yapılmalı ve başarı oranlan sürekli kontrol edilmelidir.
Bu çalışmada hem alıcı hem de verici için gözler açık ya da kapalı olabilir. Ancak verici için gözlerin açık olarak şekle bakması daha iyidir. Böylelikle konsantrasyonunu daha kolay sağlayacaktır.
25 kart üzerinden başarı oranının değerlendirilmesi:
2-3 Adetin doğru bilinmesi tesadüfle açıklanabilir. Eğer bu oranın üzerine çıkılamıyorsa çalışmadan gerekli verim alınamıyor demektir. Bu alıcıdan ya da vericiden kaynaklanıyor olabilir. Böyle bir durumda eşler birbirine uyum sağlayamamış demektir. Eşlerinizi değiştirin.
5 Adet kritik bir rakkamdır. Bu sayıya sınır rakkamı denir. Bu sınır mutlaka aşılmalıdır. İlk çalışmalarda belki yeterli görülebilir. Ancak birkaç ay içinde bu sınır aşılamıyorsa yine çalışmalarınızın verimininin düşük olduğunu düşünebilirsiniz. Eşler değiştirilmelidir.
5 - 10: Telepatik algılama yeteneğiniz çalışmaya başlamış durumdadır. Egzersizlere devam ediniz. Oranınızın hızla yükseleceğini göreceksiniz. Başka eşlerle de denemeler yaparak daha verimli algılamalar yapabilip yapamadığınızı kontrol ediniz. Oranınızı yükseltemiyorsanız aynı eşle çalışmalara devam ediniz. Bu noktada kesin olarak bir ayırım yapmanız gerekir. Siz verici olmaya mı yoksa alıcı olmaya mı daha yatkınsınız. Bunu karşılıklı olarak yaptığınız çalışmalardan rahatlıkla anlayabilirsiniz. Hangisine daha yatkınsanız o yönde çalışmalarınızı sürdürünüz.
10 - 15: Yeterli orandır. Telepatinin varlığını gösterir.
15-20: İleri seviyede telepati yetenekleri hem alıcıda hem
de vericide gelişmiş demektir.
20-25: Tam başarının yakalandığı ve çok ender olarak görülebilen en üst seviyedir. Bu oranın yakalanabilmesi eşler arasındaki büyük uyumu da gösterir.